Sevseniz de sevmeseniz de, doğup büyüdüğünüz kenti bırakıp başka kente göçmek, içinizde derinden hissedeceğiniz bir hüznü de beraberinde getirir.
M.Ö. 4. yüzyılın sonlarında kentlerini terk edip, bölgedeki en büyük kentlerden biri olan Alexandreia Troas’a taşınan yaklaşık iki bin beş yüz Neandrialı da bu duyguyu hissetmiş olmalı...
Neandria, Çanakkale’nin Ezine İlçesi sınırlarındaki Çığrı Dağı’nın yamaçlarında, Kyknos önderliğindeki Aioller tarafından, Ege Denizi ve Bozcaada manzarasına karşı kuruluyor. 40 hektarlık bir alana yayılmış kent, 3200 metrelik kuvvetli sur duvarlarıyla hâlâ çıplak gözle izlenebiliyor. Sur duvarlarının M.Ö. 5. yüzyılda yapıldığı tahmin ediliyor.
Kent hakkında yapılan araştırmalar geçmişi 1889 yılına kadar gidiyor. Bu yıllarda uzmanlar, arkeoloji ve tarih meraklıları özellikle kuzeybatı Anadolu’daki antik kentlere yoğun ilgi gösteriyorlar. İlginin temel nedeni Homeros’un destanlaştırdığı Akhalarla Troialıların yaptıkları savaşın geçtiği Troia kenti. Schliemann tarafından Troia’da başlatılan kazılar bölgeye gösterilen ilgiyi bir kat daha arttırıyor.
Babil’i de kazan arkeolog Neandria’da
Alman arkeolog Robert Koldeway 1889 yılında Neandria’da yüzey araştırması yapmaya karar veriyor. Koldeway, arkeoloji ve mimarlık tarihi camiasının yakından tanıdığı bir isim. Arkeolojik kazılarda mimarların çalışması gerekliliğine inanmış ve bunu bir sistematiğe dönüştürmüş bir bilim adamı. Ölümünden sonra onun anısını yaşatmak için Almanya’da Koldeway adına bir örgüt kuruluyor. Uluslararası örgüt her iki yılda bir, arkeoloji alanında uzmanlaşan dünyadaki başarılı mimarları ödüllendiriyor.
Bilimsel araştırmalar bu tarihten tam yüz yıl sonra Almanya’daki Münster Üniversitesi Eskiçağ Tarihi Bölümü Asia Minor Projesi arkeologları tarafından devam ettiriliyor. Çalışmalar kent suru, sur içinde yer alan iki yüz otuz ev ve Aiol stilindeki Apollon tapınağı üzerine yoğunlaşıyor. Kentin planı çıkartılıyor, kullanılan yapı malzemeleri ve teknikleri inceleniyor. Terk edilmiş kentteki yüzey araştırmaları, bölgenin konut mimarisi konusunda birçok bilginin gün ışığına çıkmasını sağlıyor.
Kral Barışı’nda Neandria genişliyor
Arkeologlar elde ettikleri bilgiler sayesinde kenti mimari açıdan iki evreye ayırıyor: Kuruluşundan Kral Barışı’na kadar olan dönem ve Kral Barışı’ndan Alexandria Troas’a göç edilene kadar olan dönem. Özellikle ikinci dönemde yani M.Ö. 387 yıllarında başlayan barış döneminde kentteki ev sayısından artış gözlemleniyor. Evlerin boyutları büyüyor. Kent surları genişletiliyor. Bir başka deyişle Helen-Pers barışı kentin refah seviyesini arttırıyor. Bu süreç M.Ö. 4. yüzyılın sonunda, Alexandria Troas’ın bölgedeki tek egemen güç olması ve Neandrialıların bu önemli liman kentine göç etmesiyle sonlanıyor.
Geçmişi yüzyılı aşkın bir süreye yayılan Neandria’daki yüzey araştırmaları, arkeologların sadece yüzeydeki bulguları değerlendirmesini olanak vermiş. İleride bu kentte yapılacak kazılar, Neandria’nın karanlıkta kalmış dönemlerine ışık tutacak.
Küçük bir bilgiyle terk edelim Neandria’yı: Kentin M.Ö. 6. yüzyıla tarihlenen, yaklaşık 13 metreye 26 metre boyutlarındaki tapınağının Aiol stilindeki sütun başlıkları İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde sergileniyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder