19 Nisan 2012 Perşembe

YAŞ KURUYLA KAVUN YİYENLER

“Beypazarlı en çok iki şeye hasret duyar. Biri haziran ayında susamsız-çıplak simitle dut yemek, diğeri ise kuyunun başında oturup yaş kuruyla kavun yemek.”


Mehmet Emin Bayramoğlu, Beypazarlı



Yolunuz bugünlerde Beypazarı’na düşerse çarşıda sayıları her geçen gün artan kuru fırınlarından alışverişinizi yapıp Mehmet Emin Bayramoğlu’nun tavsiyesine uyabilir; susamsız-çıplak simidi dutla yemenin zevkine varabilirsiniz. Anadolu’daki diğer çarşılarımızın aksine Beypazarı Çarşısı’ndaki dükkânlar kepenk kapatmıyor. 1999 yılında 600 dükkânlı Beypazarı çarşısını 2500 turist, 2005’te ise 250.000 turist gezdi. Binlerce kişi Beypazarı kurusu aldı, dut yedi, kentin ünlü güvecini tattı. Beypazarlılar bu sayının milyona ulaşması için çabalıyor. Peki “kahraman” Beypazarı Çarşısı’nın yanı başındaki başkent Ankara’nın konforlu alışveriş merkezlerine kafa tutması nasıl oldu? Baştan anlatmakta fayda var.


Hanlarönü Arastası olarak da anılan Beypazarı Bedesteni’nin 15. yüzyılın sonlarından itibaren var olduğunu tarihi kaynaklardan öğreniyoruz. Yani 500 yılı aşkın bir süredir bu kent çarşı geleneği olan önemli bir ticaret merkezi. Bu bedestenin diğer Osmanlı bedestenlere göre farklı olarak üstü açık yapılıyor. Aynı dönemde kentte 5 han da ticaret hayatına katkı sağlıyordu. Sof (bölgeye özgü bir dokuma) ve pirinç Beypazarı Çarşısı’nın en çok satılan iki ürünüydü. Zamanla esnaf hanlardan çıkarak kentin içindeki dükkânlara da yayıldı. 20. yüzyılın başında kentte 450 dükkân, 10 fırın ve 10 han bulunuyordu. Bu yüzyılda yaşanan değişiklikler, sanayileşmenin etkileri Beypazarı Çarşısı’nı her Anadolu çarşısında olduğu gibi kan kaybettirdi.

Ancak Beypazarı Belediyesi ve Beypazarlılar 2000’li yılların başında bir araya gelerek kentlerine, çarşılarına, geleneksel kültürlerine sahip çıktı. 600’e yakın ev onarıldı, çarşı bölgesinin cephesi yenilendi. Kente özgü ürün ve yemeklerin patentleri alındı, lokanta menülerinde bu yemeklere yer verilmesi özendirildi. 5600 yöresel kelime toplanarak Türk Dil Kurumu’na yollandı. Çarşı ve kent kısa sürede canlandı. Bu kalkınma hareketi tüm Anadolu kentlerinde model olarak incelenmeye, uygulanmaya başladı.




Hiç yorum yok: